Dezenfeksiyon Kabinleri

Yeni Tip Koronavirüs (Covid-19) dünyada ve ülkemizde çoğu alışkanlıkların sıfırdan gelişmesine ve var olanların değişmesine sebep oldu. Koronavirüs ile mücadelede çoğu ülkeden daha başarılı bir tablo çizen ülkemizde de birçok alışkanlığımız değişti. “Yeni Normal” başlığı altında maske + sosyal mesafe ve temizlik üçlüsü yaşamımızın vazgeçilmezleri arasına girdi.

Sosyal ortamlara girerken bu üç kurala azami özen göstererek bu virüsün bulaşmasına, yayılmasına ve yeni vakalara yol açmasına engel olabiliriz. Bireysel olarak aldığımız önlemlerin yanı sıra, insanların bir arada bulunmasına imkan veren sosyalleşme alanlarının da bu kurallara göre yeniden düzenlenmesi, koronavirüse karşı verdiğimiz savaştan zaferle ayrılmamıza imkan verecektir.

İnsanların toplu olarak bir arada bulundukları AVM, havaalanı, otel, otogar ve benzeri alanlarda dezenfeksiyon kabinleri kullanılmaya başlanması, bu alanları kullanacak herkesin sağlığı ve verdiğimiz mücadele açısından önemlidir.

Dezenfeksiyon Kabinleri Nasıl Çalışır?

Dezenfeksiyon kabinleri içine giren insanları tamamen dezenfekte etmek amacıyla tasarlanmış ozon jeneratörleridir. Dezenfeksiyon kabinleri insanların yoğun olarak kullandığı yerlerin girişine konur. Bu dezenfeksiyon kabinleri elektrik enerjisinden başka bir malzemeye, ürüne ya da alete ihtiyaç duymaz. Ziyaretçi, dezenfeksiyon kabinine girer ve üzerine yaklaşık 5 ila 10 saniye aralığında ozon gazı sıkılır. Bütün işlem bu kadar basittir.

Dezenfeksiyon işleminin bu kadar basit olmasına karşın, etkisi bir hayli kuvvetlidir. Çünkü ozon gazı alternatifsiz en iyi dezenfektandır. Oksidasyon gücü çok yüksek olan bu gaz, püskürtme zaman aralığında insan sağlığına tamamen zararsızdır. Tamamen doğal olan ozon gazı, dezenfeksiyon görevini yerine getirdikten hemen sonra hammadesi olan oksijene geri döner ve doğaya karışır. Böylelikle geride hiçbir iz bırakmaz.

EDF Ozon’un ürettiği dezenfeksiyon kabinleri: Model DK-1, Model DK-2 ve Model DK-3 kullanılacağı alana göre özel projelendirilir.